Bugünkü bu yazı aslında Melo' yu anlatmadan çok, onun bize hatırlattıklarını ve kendi değişiyle '' Galatasaray ile ruhumu yeniden buldum, buradan başka bir yerde futbol oynamak istemiyorum.. Benim ruhum Galatasaray' a Galatasaray ruhu bana uygun '' diye özetliyor Brezilyalı Yıldız.
Transfer dönemi başladığında bütün taraftarda Barış Özbek, Mustafa Sarp gibi Süper Lig' in en kalitesiz ve yeteneksiz oyuncularına sahip olan takımımız da her şey değişmeye başladı, Yönetim, Teknik Ekip ve gözler transfere çevrildiğinde Selçuk İnan yanına bir de yabancı, oyunun iki yönünü iyi oynayan futbolcu gerekiyordu. Basında adı geçenler ve sizin de bildiğiniz üzere bu isim Lassana Diarra, Sulley Muntari isimleri dönüyordu ancak Fatih Terim' in kafasında olan en önemli isi Felipe Melo' dan başkası değildi.
Transfer süreci aslında çok hızlı gelişti, Bir anda Felipe Melo ismi gündemimize öyle bir düşmüştü ki, Şahsen konuşmak gerekirse inanasım gelmiyordu, sanmam, gelmez diyorduk ki, Borsaya bildirimi çok gecikmemişti ve ardından '' Yarın kampa katılır mısın ? '' Sorusuna kendisi '' Ben şu an uçak biletimi aldım, kampa katılmak için sabırsızlanıyorum'' diye cevap verdi ve aslında o günden Fatih Terim ve Galatasaray' ın futbol yapısına ne kadar uygun olduğunu göstermişti.
Gelelim Melo' ya ;
Brezilya, İspanya, İtalya derken geride bıraktığı takımlarda hep savaşan ve hırslı futbolu ile akıllarda kaldı. Almeria forması ile Fiorentina' nın dikkatini çekti ve transfer olduğu İtalyan takımında gösterdiği futbol ile kötü günler geçiren Juventus' a 22 milyon € karşılığında transfer oldu.
Bu konuya değinmemin amacı aslında bizim Galatasaray taraftarı olarak Avrupa futbolunu takip etmemeksizin, basında çıkan, duyulan bir haber hakkında ahkam kesme konusunda elimize hiç bir taraftar su dökemez. Melo İtalya' da bir radyo programında yılın '' Beklentileri karşılayamayan '' oyuncusu seçilmişti ancak bizim çok bilen taraftar kitlemiz daha Melo idmana çıkmadan '' Brezilyalı Mustafa Sarp, Kalas, Düz adam, Yeteneksiz ve Bidon '' gibi kelimeler ile gelmesin ibareleri kullandı.
Ancak Melo bugüne kadar oynadığı 16 resmi maçta gösterdiği performans ile gerek saha içi, gerek saha dışı taraftarın sevgilisi konumuna geldi. Zaten Avrupa Futbolunu az çok takip eden kişiler ne kadar büyük bir transfer olduğunu ve Dünya Kupası 2010' da en isabetli dikine pas yapan futbolcu olarak ön plana çıktı.
Bizim bu seneki transferlerimizi baz alacak olursak, Fatih Terim' in ne kadar titiz bir şekilde çalıştığını görmemiz zor olmaz, Melo' nun da sahadaki hırsı, oyunu, vizyonu ve kalitesi dışında Aile yapısı ile ön plana çıktığını görüyoruz ki İstanbul' da Ailesi ile çok huzurlu olduğunu herkes biliyor zaten son olarak yıl başı tatilini diğer yabancıların aksine Türkiye' de geçirecek olması aslında burayı ne kadar çok sevdiğinin bir göstergesi.(Dubai tatili sonradan çıkmış.)
Felipe Melo işte kısacık dönemde taraftarda böyle bir etki yaratmasını kuşkusuz ben bile beklemiyordum, umarım futbol kariyerini bizimle geçirmeye devam eder. Senelik aldığı 3.3 milyon € da şimdiden helal olsun.
Sizin Melo hakkında yorumlarınız nelerdir ?
Kalitesi tartışılmaz ve açık konuşmak gerekirse hal ve hareketleri son zamanlardaki hali beni acayip korkutmuştu gelmeden önce...İlk maçı liverpool ve dedim ki bu adam dünya standartlarında yıldız kabul edilebilecek yetenekte,tam donanımlı bir ön libero. Gerek atakların başlangıcında gerek olgunlaşmasında payı gerçekten çok büyük ve son bir kaç maçta üzerine yapılan markajla ne kadar zorlandığımızı görmeyen yoktur heralde. İşin özü 27-28 yaşında bu kalitede adama aldığı yıllık 3,3'te bonservisi 13 milyon euroda helali hoş olsun...
YanıtlaSil