1 Eylül 2012 Cumartesi

ARİF’İN VELİAHTINI BULDUK.. KORK BİZDEN MANÇESTER


Galatasaray yıllar sonra, yeniden, layık olduğu arenada yerini aldı. Nispeten daha “dişe göre” takımlarla eşleşebilmek için 4. Torbadan 3.torbaya terfi edişinde önemli rol oynayan 1907 Cluj takımıyla aynı gruba düştü üstelik.

Grubumuzun “abisi” Manchester United, o kadar sık karşılaşıyor ki Türk takımlarıyla, gelip süper ligde oynasalar yadsımayacağız. Bu fenomeni “sakınan göze çöp batar” diyerek de açıklayabiliriz, zira Alex Ferguson’un “I’ll never come back” (asla tekrar gelmem) dediği cehennem “yükseltilmiş” sürümüyle karşısında. Üstelik bu sefer 20 bin zebani değil 50 bin zebaniye karşı oynayacak. Onların yerine koyunca kendimi tırsmamak elde değil. Düşünsenize “Doğu Ekspresi” ile tanıdığınız bir ülkeye gidiyorsunuz, çoğunluğu “kara kara” adamlar size cehenneme hoşgeldiniz diyip çılgınca ve heyecanla bağırıyorlar. Bu karşılama havaalanından kaldığınız otele kadar, otelden stada kadar devam ediyor. 

Grubun “yancı abisi” Braga ise bildiğiniz yancı. Portekiz’in sürprizi olan bu ekip, artık sıradanlaşan Benfica, Porto, Sporting Lizbon ezberimizi bozup ikidir karşımıza geliyor. Portekiz, Avrupa’nın belki de en çok bize benzeyen ülkesidir bence ,futbolları da öyle. Bireysel hataların damga vurduğu maçlar serisi bizi bekliyor. Beşiktaş’ın daha geçen sene tokatladığı bu ekibi, Galatasaray’ın asla küçümsemeden ancak fazla da büyütmeden geçeceğini düşünüyorum.

Gelelim grubun “talihsiz talihlisi”ne. Talihsiz talihli dedim çünkü o takım bu arenaya katılırken, Galatasaray’ı da kendisine rakip etti. Aksi halde 4. Torbada biz olacaktık. Benim tahminim öyle ki bu takım Braga’nın üzerinde tamamlayacak grubu ve UEFA Avrupa Ligi’nde devam edecek. Bu takımın iki önemli özelliği var, birincisi isimlerindeki 1907. İkincisi ise Galatasaray taraftarının çok sevdiği ancak bir türlü takımda tutunamayan (kendisinden kaynaklanmayan nedenlerle), Hagi’nin Türk futboluna armağanı olan Culio’nun transfer edildiği takım olması.

Haydi bu yazıyı biraz daha ilginçleştirelim… Başlangıcımız fazlasıyla epik. 3-3 ve 0-0’lık efsane maçlar ile başlayan şampiyonlar ligi heyecanımız sönmeye yüz tutmuşken yine bir Manchester deplasmanı ile alevleniyor. Üstelik o dönemin ve maçların kahramanı Arif Erdem… Bu haftanın gündemlerinden olan Burak Yılmaz’ın Arif’in veliahtı olarak gösterilmesi de mi tesadüf?

Ki bu Arif Erdem, 3-3 ‘lük maçın fitili ateşleyen golünü atar, 3. Golü ise Arif attı desek yanılmayız. Aynı Arif bir sene sonra Barselona’yı 2-1 yenerken yeniden sahnededir. Henüz 23 yaşındadır ve Hakan Şükür ile birlikte efsane olur ancak nedense hep gölgesinde kalmıştır.

Sıra sende Burak, Elmander ve Umut’u Hakan Şükür belle, kendini Arif. Kendine güven ve kalede kim olursa olsun şutunu ondan esirgeme.

Fatih hoca’nın da söylediği gibi, Allah yardımcımız olsun..!!..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder